Likidite nedir? Likidite çeşitleri nelerdir? Yüksek likidite nedir gibi sorular yatırımcıların cevabını mutlaka bilmesi gereken sorulardandır. Likidite örnekleri ile destekleyip açıkladığım bu yazımda tüm cevapları bulabileceksiniz.

Likidite, bir varlığın ne ölçüde hızlı ve istikrarlı fiyatlarla alınıp satılabileceğini ve nakde çevrilebileceğini ifade eder.

İster hisse senedi gibi bir finansal varlık, ister ticari bir bina gibi gerçek bir varlık olsun, bir varlığın ne kadar hızlı ve hangi maliyetle satılabileceğini likidite ile anlayabiliriz.

Eğer gerçek veya temel değeri 1000 TL olan bir varlığınız varsa ve bu varlığı anında 1000 TL nakit veya nakit eşdeğerine dönüştürebiliyorsanız, o varlığın piyasasını tamamen likit olarak değerlendirebiliriz.

Elbette dünyada böylesine kusursuz bir likit piyasa nadiren görülmektedir. Bu piyasalardan biri de en büyük finansal piyasa olan Forex’tir.

Likidite Nedir?

Tanım olarak herhangi bir varlığın paraya yani nakde ne kadar kolay çevrilebildiğini gösteren terime likidite denir. Bir finansal ürün eğer kolayca nakde çevriliyorsa o ürüne likit ürün denir.

Likiditesi en yüksek finansal varlık ise paradır. Günlük hayatta ticaret ve alışveriş için değiş tokuş aracı olarak en çok kullandığımız varlık paradır. Alınan mal ve hizmetler için herhangi bir dönüştürmeye gerek kalmadan parayı kullanabiliriz.

Likidite aynı zamanda firmalar için de önemlidir. Kolay paraya çevrilebilen varlıklara sahip olması paraya ihtiyaç duyulması durumunda önem arz eder. Likiditesi yüksek menkul değerler ve malzemeler kolay bir şekilde paraya dönüştürülebilir. Likidite olarak yüksek olan varlıklar fazla değer kaybına uğramaz. Bu da firmalar için mantıklı çözüm haline gelir.

likidite

Ayrıca, firmalar borç alırken garanti ve güven verebilmek için likiditeden faydalanır. Firmanın borç aldığı kurum veya kuruluşlar, firmaya güvenmek ve kendilerini garantiye almak ister. Borç veren taraf uygun borç verme şartlarının oluşmasını ister.

Bu nedenle de borç veren taraf borç alan tarafın likidite oranını inceler. Bunu da firmanın nakde çevrilebilecek olan menkul kıymetlerine, ürünlerine, gayrimenkullerine bakarak gerçekleştirir.

Likidite, bir piyasanın ne kadar aktif olduğunu ifade eder. Kaç kişinin aktif olarak işlem yaptığı ve işlem yaptıkları toplam hacim ile belirlenir.

Önemli düzeyde ticari faaliyet olduğunda ve bir varlık için hem yüksek arz hem de talep olduğunda, alıcı veya satıcı bulmak daha kolay olduğundan likidite “yüksek” olarak kabul edilir.

Nadiren işlem yapan birkaç piyasa katılımcısı varsa, likidite “düşük” olarak kabul edilir. Bu likit olmayan bir piyasa olarak bilinir.

Likidite Çeşitleri Nelerdir?

Şimdi de likidite türleri neler olduğuna bakalım. İki farklı çeşidi bulunmaktadır. Bunlar teknik likidite ve gerçek likiditedir. Gelin bunların ne anlama geldiklerine yakından bakalım.

Teknik likidite bir işletmen veya firmanın borcunun ödeme süresi yani vadesi geldiğinde borç ödemesini yapabilmek için elinde bulundurduğu nakdi veya varlıkları ifade eder.

Gerçek likidite ise bir işletme veya firmanın kapanması yani faaliyetlerini sonlandırması durumunda borçlarını ödeyebileceği varlıkları ifade eder. Bir iflas durumunda bir firmanın tüm nakit, makine, teçhizat, gayrimenkullerini satarak borcunu kapatma durumunu bizlere belirtir.

Bu durumda teknik likidite firmanın ödeme zamanı gelmiş bir borcunu, gerçek likidite ise firmanın iflas etme durumunu göz önüne alır.

Forex Piyasasında Likidite Nedir?

Forex’te likidite nedir diye baktığımızda da dünyanın en likit piyasası olma özelliğine sahip olduğunu görüyoruz. Bir yatırımcı forex işlemlerine başladığında, karşılaşacağı avantajlardan biri, forex piyasasının diğer piyasalara göre sunduğu likidite miktarıdır.

Döviz piyasasının bu kadar likit olmasının bir nedeni, hafta içi günde 24 saat işlem görmesidir. Aynı zamanda, her gün yaklaşık 6 trilyon dolar işlem hacmine sahip çok derin bir finansal piyasadır.

likidite çeşitleri

Dünyadaki finans merkezleri gün boyunca açılıp kapandıkça likidite dalgalanmasına rağmen, genellikle her zaman nispeten yüksek miktarlarda forex ticareti yapılmaktadır. Forex likiditesi işlem kolaylığı sağlayarak piyasayı yatırımcılar arasında popüler hale getirmektedir.

Forex piyasasında likidite, tanım gereği, bir döviz çiftinin talep üzerine kolay alınıp satılabilmesi kabiliyetidir. İşlem hacmi yüksek olan majör döviz çiftleri ticareti yaptığınızda, son derece likit bir piyasada ticaret yaparsınız.

Tüm döviz çiftleri aynı likiditeye sahip değildir. Aslında, para birimleri majör, minör ve egzotik pariteler (gelişmekte olan piyasa para birimleri dahil) olup olmadıklarına bağlı olarak değişen likidite seviyelerine sahip olma eğilimindedir.

Yüksek Likidite:

Forex’te yüksek likidite, döviz kurunda (fiyat seviyesinde) büyük farklılıklar olmaksızın önemli boyutlarda alınıp satılabilen bir döviz çiftini ifade eder. Örneğin EUR/USD gibi majör döviz çiftleri.

 

Dikkat edilmesi gereken diğer majör para birimi (yüksek likidite) çiftleri:

  • GBP / USD
  • USD / JPY
  • EUR / GBP
  • AUD / USD
  • USD / CAD
  • USD / CHF
  • NZD / USD

Düşük Likidite:

Forex’te düşük likidite, döviz kuru fiyat seviyesinde büyük farklılıklar olmaksızın önemli boyutlarda alınıp satılamayan bir döviz çiftini ifade eder. Örneğin PLN/JPY gibi egzotik döviz çiftleri.

Oldukça likit bir piyasa, derin bir piyasa veya pürüzsüz bir piyasa olarak da bilinir ve fiyat hareketi de sorunsuzdur. Çoğu yatırımcı likit bir piyasaya ihtiyaç duyar ve buna ihtiyaç duymalıdır çünkü likit olmayan bir piyasada büyük bir hareketin yanlış tarafındaysanız riski yönetmek çok zordur.

Forex’teki boşluklar diğer piyasalara göre değişiklik gösterir. Ancak, faiz oranı duyurusu veya diğer yüksek etkili haber duyuruları beklentilere aykırı olursa, forex’te fiyat boşlukları oluşabilir.

likidite nedirPiyasa likiditesi birkaç nedenden dolayı önemlidir, ancak öncelikle pozisyonları ne kadar hızlı açıp kapatabileceğinizi etkilediği için oldukça önemli kabul edilmektedir.

Yüksek likidite sayesinde forex piyasasında spread oranları en düşük seviyededir. Bu da yatırım araçlarının alış ve satış fiyatları arasındaki farkın en az olduğu anlamına gelir. Yani yatırımcılar bir döviz çifti alınca aslında en düşük fiyat farkına maruz kalır. Bu da diğer hiçbir piyasada olmayan bir özelliktir.

Bu konuyu açacak olursak; likit bir piyasa, genellikle belirli bir pozisyonun diğer tarafını almaya istekli biri olduğundan genellikle daha az riskle ilişkilendirilir. Bu, pazara daha fazla tüccar çekebilir ve bu da elverişli piyasa koşullarına katkıda bulunur.

Likit bir piyasada, satıcı, varlığın fiyatını daha cazip hale getirmek için düşürmek zorunda kalmadan hızlı bir şekilde alıcı bulacaktır. Diğer taraftan, bir alıcının istediği varlığı elde etmek için fiyatı yükseltmesi gerekmeyecektir.

Bir varlığın likiditesi, bir ticaret platformunun veya aracı kurumun sağladığı spread’i belirlemede önemli bir faktördür.

Yüksek likidite, piyasada alım satım için çok sayıda emir olduğu anlamına gelir. Bu, herhangi bir alıcının ödemekten memnun olduğu en yüksek fiyatın ve herhangi bir satıcının kabul etmekten memnun olduğu en düşük fiyatın birbirine yaklaşma olasılığını artırır.

Diğer bir deyişle, bir piyasa likit ise, alış-satış farkı daralacaktır. Bir piyasa likit değilse, alış-satış fiyat aralığı genişleyecektir.

Forex İşlemlerinde Likidite Nasıl Kullanılır?

Finansal piyasalarda alım satım yaptığınızda, herhangi bir pozisyon açılmadan veya kapanmadan önce likiditenin değerlendirilmesi gerekir.

Bunun nedeni, likidite eksikliğinin genellikle artan riskle ilişkilendirilmesidir.

Piyasada dalgalanma varsa, ancak satıcılardan daha az alıcı varsa, pozisyonunuzu kapatmak daha zor olabilir.

Bu durumda, kaybedilen bir pozisyonda sıkışıp kalma riskiniz olabilir veya sırf emrinizi doldurmak için farklı fiyatlarla birden fazla işleme gitmeniz gerekebilir.

Hatırlanması gereken en önemli şey, piyasa likiditesinin mutlaka sabit olmadığı, dinamik olduğu ve sürekli olarak yüksek likiditeden düşük likiditeye kaydığıdır.

Mevcut likiditenin yüksek veya düşük olması, yatırımcıların hacmi ve günün saati gibi çeşitli faktörlere bağlıdır.  Büyük piyasaların açık olduğu saatler dışında bir piyasada işlem yapıyorsanız, daha az piyasa katılımcısı olduğunu ve dolayısıyla likiditenin çok daha düşük olduğunu görebilirsiniz.

Örneğin, Asya forex işlem saatlerinde CHF döviz çiftlerinde daha az likidite olabilir. Avrupa işlem saatleriyle karşılaştırıldığında spreadler daha geniş olacaktır.

Forex, işlem gördüğü yüksek hacim ve sıklık nedeniyle dünyanın en likit piyasası olarak kabul edilir. Dolayısıyla, forex piyasasında likidite, döviz kurunda önemli bir değişikliğe neden olmadan bir döviz çiftinin alınıp satılabilmesi ile ilgilidir.

Bir döviz çifti, kolayca alınıp satıldığında yüksek bir likiditeye sahip olduğu ve bu döviz çifti için önemli miktarda alım satım faaliyeti olduğu söylenebilir.

Yüksek likidite seviyelerine sahip olmasına rağmen, forex piyasası istikrarlı fiyatlandırma sergilemez.

Majör döviz çiftleri ile işlem yapan insan sayısı, fiyatın ne olması gerektiği konusunda farklı görüşlere yol açar ve bu da günlük fiyat hareketlerine yol açar. Bu, özellikle haberler piyasa tarafından sindirilirken geçerlidir.

yüksek likidite nedir

En popüler işlem gören çiftler olan büyük forex çiftleri en likit olanlardır. Bu, EUR / USD, USD / JPY, GBP / USD, USD / CHF, USD / CAD, AUD / USD ve NZD / USD gibi çiftlerin yüksek likiditeye sahip olduğu anlamına gelir.

Forex’te likidite önemlidir çünkü slipaj riskini azaltma eğilimindedir, emirlerin daha hızlı uygulanmasını sağlar ve daha sıkı alış-satış spreadleri sağlar.